Bonzai Kullanımının Önüne Geçmek

Bonzai kullanımının önüne geçilecekse fark yaratacak etki, gençlerin yaşıtlarından gelir. Genç arkadaşlara, bonzai kullanımını "yargılamalarını" tavsiye ediyorum. "Aşağılamalarını" tavsiye ediyorum.
Bonzai’yi sadece uyuşturucu olduğu için değil; hiçbir niteliği olmayan,
merdiven altı üretimle insanların hayatını tehdit eden, basit, ucuz, varoş bir alışkanlık olarak yargılamalarını tavsiye ediyorum.
Bu yargılamanın ve aşağılamanın kullanan gençlerin dünyasında bir karşılığı olacaktır. Çünkü, uyuşturucu kullanımı başlatan ve devam ettiren en önemli sebep;
bu davranış nedeniyle arkadaş gruplarından değer görmek, bu davranışı övünç kaynağı görmektir.

***
Bonzai’den ölümler gün geçtikçe artıyor.
Bonzai’ye herhangi bir uyuşturucu gibi yaklaşmak hata..
12-20 yaş aralığındaki gençlerin mahalle arasında,
özellikle de boş inşaatlarda Bonzai aldıklarını biliyorum.
Bonzai tekil değil daha çok arkadaş gruplarıyla birlikte kullanılıyor.
Bu grupların izlenip, takibe alınması gerek.
Grup olarak kullanan gençlerden bazıları, Bonzai’yi satanlarla bağlantılı..
Satış için aracı oluyorlar.
Kendi Bonzai ihtiyaçlarını da bu aracılıktan elde ediyorlar.
Emniyetin, mahalle aralarını, boş inşaatları, insanlara uzak sessiz alanları akşam saat 22’den sonra izlemeye almasında büyük fayda var.
Mahalle sakinlerinin de bu ortamları izlemesinde fayda var.
Bu grupları dağıtmak, yerleri kapatmak sorunu çözmez.
Hatta böyle bir girişim sorunu derinleştirir, bonzai kullanımını daha da artırır.
Buraları kapatmak, arkadaş ortamını dağıtmak yerine; kontrol altında tutmak,
mümkünse içlerine onları etkileyecek gençler sokmak,
bilinçlenmelerini sağlamak, kendilerini gerçekleştirebilecekleri farklı alanlara yönlenmelerini sağlamak yerinde bir çözüm olacaktır.

***
Aile tutumu uyuşturucu sorununun hem ortaya çıkışında, hem sorunun çözümündeki en önemli sorun ayağıdır.
Tüm uzmanlar bunları söyleyip duruyor, ancak aldığımız mesafe tartışılır!..
Üç farklı ebeveyn-çocuk ilişki biçimi uyuşturucu kullanımı için açık kapı bırakıyor:

Koruyucu aile,
İlgisiz aile,
Baskı uygulayan aile.


Hiçbir aile bu üç hastalıklı ilişki biçimini kendine kondurmaz.
Yaptıklarını kabul edenler de sorunu kendilerinde değil, çocuklarında görür, çocuk sorunlu olduğu için böyle davrandıklarını düşünürler.
Ancak gerçek böyle değil.
Ailelerin büyük çoğunluğunda derece olarak farklı şekilde bu tutumlar var, ne yazık ki!.
Aile konusu önemli bu sorunu aşmak için.
Ancak şu anda yapılan seminerler, konferanslar bilgilendirme çalışmalarında bir sorun var.
İşe yaradığını düşünmüyorum..
Aile ilişkilerimizin masaya yatırılması gerektiğini düşünüyorum.
Çünkü değişmesi gerektiğini düşündüğümüz şeylere sıkıca bağlıyız..
***
Sakarya muhafazakar bir şehir.
Ancak, nedense, içkiye geliştirilen bakış açısı esrar için söz konusu değil.
Hap, Bonzai türü kullanımlar için, yardırgayıcı, yargılayacı bir bakışın olmaması ilginç.
Esrar içmenin, hap almanın, Bonzai almanın haram olduğunu duymuyoruz bu şehrin dindarlarından, imamlarından...
Bence,bu sosyolojik durum; uyuşturucu kullanımını bilinçaltı bir süreçle meşrulaştırıyor...
***
Bir başka mesele ise, gençlerin bağımlı olduklarını kabullenmemesi.
"İstediğim zaman bırakırım" düşüncesi, bağımlının en büyük savunma mekanizmasıdır.
Sigaradan alkole tüm bağımlı davranışlarının en geçer akçesidir bu düşünce.
Bu konuda yapılan çalışmalara bu düşünceyi ortadan kaldıracak çalışmaların eklenmesi gerek.
Uyuşturucu kullanan gençlerin bu savunma mekanizmasından vazgeçip, gerçekliği kabullenmelerini sağlayacak yöntemler geliştirmek gerek.
Örneğin, kendilerinin bağımlı olduklarını düşünmeseler de bireysel ya da grup terapi almalarını sağlamak...
***
Tüm bu çalışmalara milli eğitim daha aktif şekilde destek vermeli.
Okullarda, bonzai’nin bir uyuşturucu değil zehir olduğu anlatılmalı.
Üretim biçiminden tüketim şekline kadar açık anlatımlar yapılmalı..

Psikolog Mustafa TOPKARA
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder