Ülkenin gençlik STK’sı ‘Şiddeti Durdur-Foreningen Stop Volden’ tarafından akıl edilip 2000 yılında yapılan Roskilde Festivali’nde gerçekleştirilmişti.
O günden sonra 2003’ten beri her yıl Avrupa Konseyi’nin Budapeşte Avrupa Gençlik Merkezi tarafından Sziget Festivali’nde düzenleniyor. Türkiye’deyse ilk kez 2007 yılında Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) ve Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi tarafından Barışarock Festivali’nde gerçekleştirildi.
Dünyanın en gürültülü kütüphanesi bu. İçerde sessiz kalmak yasak!Çünkü kimse kitap okumuyor, her şeyi birbiriyle konuşarak öğreniyor.
Nasıl mı?
SORULARINIZ CEVAPLANIYOR
Öncelikle yaşayan kütüphanenin tanımını yapmak lazım.
Etnik, kültürel, mesleki, cinsel kimlikleri ya da sağlık durumları gibi nedenler sonucu önyargılara maruz kalabilen veya toplum tarafından dışlanan insanlara karşı olan önyargıları azaltmak, bir diyalog ortamı yaratmak ve toplumun barış içerisinde yaşamasına katkı sağlamak amacıyla düzenleniyor.
Aslında her şey gerçek bir kütüphane gibi işliyor. Sadece yazılı kitaplar yerine konuşan kitaplar var, yani insanlar.
Etkinlikte ilk önce kayıt standına uğrayıp okumak istediğiniz kitabı belirtiyorsunuz. Sonra görevli sizi o kitaba götürüyor. Ve karşınızda okunmak için bekleyen bir kitap değil, konuyla ilgili merak ettiğiniz her şeyi anlatacak biri, sizi bekliyor oluyor.
Etnik, kültürel, mesleki, cinsel kimlikleri ya da sağlık durumları gibi nedenler sonucu önyargılara maruz kalabilen veya toplum tarafından dışlanan insanlara karşı olan önyargıları azaltmak, bir diyalog ortamı yaratmak ve toplumun barış içerisinde yaşamasına katkı sağlamak amacıyla düzenleniyor.
Aslında her şey gerçek bir kütüphane gibi işliyor. Sadece yazılı kitaplar yerine konuşan kitaplar var, yani insanlar.
Etkinlikte ilk önce kayıt standına uğrayıp okumak istediğiniz kitabı belirtiyorsunuz. Sonra görevli sizi o kitaba götürüyor. Ve karşınızda okunmak için bekleyen bir kitap değil, konuyla ilgili merak ettiğiniz her şeyi anlatacak biri, sizi bekliyor oluyor.
Peki, nedir bu konular...
Ne yazık ki toplumun bir kesiminin zihninde ‘yabancı’ veya ‘öteki’ olarak konumlandırılmış bir insan, örneğin eski bir seks işçisi ya da bir transseksüel... Yahudi, Ermeni, Kürt, Alevi, başörtüsü takan, avukat, şizofren, feminist, gay, eski uyuşturucu bağımlısı, psikolog, ressam, ‘HIV +’, lezbiyen... gibi.
Onlarla ilgili her şeyi, planlanmış kitaplardan okumak yerine, direkt kendi ağızlarından gerçek hikâyelerle, samimi bir sohbet ortamında dinliyorsunuz.
En keyifli tarafı da, sahip olduğunuz yarım saat boyunca
kitaba istediğiniz kadar soru sorabilmeniz. Ama tabii ki kitabın, istediği sorulara cevap vermeme hakkı da var.
TOG, şimdiye kadar pek çok Yaşayan Kütüphane etkinliği gerçekleştirdi. En yeni etkinliği bugün ve pazartesi günü !f İstanbul kapsamında 13.00-17.00 saatleri arasında Beyoğlu Ghetto’da gerçekleştirilecek.
(212) 251 75 01.
Kaynak: Hürriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder