Uykuya dalmış bilgisiz kişiye öğüt vermek - HZ. MEVLANA

Birisi hileyle tuzağına bir kuş düşürdü. Kuş, ona dedi ki: Ey ulu hoca. 
Sen birçok öküzler, koyunlar yedin... birçok develer kurban ettin. 
Dünyada onlarla bile doymadın... benimle de doymazsın sen! 
Beni bırak da sana üç öğüt vereyim... bak bakalım aptal mıyım, akıllı mıyım? 


Birinci öğüdü elimdeyken vereyim, ikincisini samanla karışık balçıktan yapılma damının üstünde. 
Üçüncüsünü de ağacın üstünde veririm... bu üç öğütle bahtın iyileşir.
Elindeyken vereceğim öğüt şu: Olmayacak söze kim söylerse söylesin inanma. 
Bu ulu öğüdü elindeyken verip azat oldu, duvarın üstüne konup, 
Dedi ki: Geçmiş gitmiş şeye gam yeme... fırsatını kaybettin mi üzülme artık! 
Sonra “Şu küçücük bedenimde on dirhem ağırlığında paha biçilmez bir inci var. 
Seni de oğullarını da devlete eriştirdi... o inci senin hakkındı... 
Fakat kısmetin değilmiş, kaçırdın... öyle bir inci dünyada bulunmaz” dedi.
Adam gebe kadın doğururken nasıl feryat ederse öyle bağırmaya başladı. 
Kuş dedi ki: Sana geçmiş şeye gam etme diye nasihat etmedim mi, 
Mademki geçip gitti, neden gam yersin? Ya öğüdümü anlamadın, yahut da sağırsın sen. 
Sonra bir de sana sapıklığa düşme olmayacak söze sakın inanma demedim mi? Bu ikinci öğüdüm değil miydi? 
Ben, kendim üç dirhem gelmem aslanım... içinde on dirhemlik inci nasıl bulunur?
Adam, bu söz üzerine kendine geldi, hadi dedi... o üçüncü güzel öğüdü de ver bakalım!
Kuş dedi ki: Evet. Allah için o ikisini iyi tuttun da üçüncüsünü sana bedava söyleyeceğim ha! 
Uykuya dalmış bilgisiz kişiye öğüt vermek, çorak yere tohum saçmaktır. 

HZ. MEVLANA - MESNEVİ (IV, 2245-2264)
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder